Bir Haftasonu

By Ekim 08, 2012

Hastalıklarla geçirilen 2-3 günün ardından yoğun bir hafta sonu oldu. Zaten cumartesi Hüma hanımın spor okulu vardı, erkenden uyandık. 1 saatten fazla sürdü hazırlanmamız tabii buna kahvaltı da dahil. Gerçi hazırlandı kahvaltı ama yenmedi hiç ve yine de zaman kaybettirdi. Neyse sonra çanta hazırlıkları kıyafet olayları derken gittiğimizde başlamıştı spor. Tik tak tik tak kısmında gittiğimiz için çabuk alıştı. Bu seans biraz vukuatlı geçmiş olmasına rağmen erken ayrılmak istemedi eğlendi çünkü. 

Spor çıkışı Ayşen'le buluşmak üzere Kentpark'a gittik. Gelato'da oturduk (yine ki servis filan kötüydü), biz Ayşen'le sohbet ederken Hüma da muzunu yedi, sonra küçük kağıt kek kalıplarıyla oynayan, rüzgarda uçuştukları için kovalayan siyah kediye baktı bir süre. Arada kucağıma gelse de çoğunlukla sandalyede oturup orada polar örtülerle oynadı Hüma   Kendisi tam bir örtü canavarı.. Sonra bir ara baktım ki bizimki kediye bakıyor kedi de tam onun karşısında yatıyor. Hüma da durmadan konuşuyor bir şeyler anlatıyordu, artık kediye mi kediyle ilgili mi bilinmez. 

Dondurma da yedi tabii ki Hüma,  Ankara'da hava serin ama alışsın istiyorum dondurma yemeye. Belki kışın bile yer. Bakıcaz artık. Sonra Ayşen'le ayrıldık biz Legoland dediğim oyuncakçıya gittik. Orada yarım saatten fazla kaldık. Hem arkadaşımızı bekledik hem de oyun oynadık. Fotoğrafını çekmemişim küçük legolardan lego mahallesi kurmuşlar, evler, çiftlikler.. Bir de düğme var basınca bazı parçalar hareket ediyor, mesela ata binen kız ya da uçağa binen diğer kız... Uzunca bir süre onlarla oynadı. Sonra geldi bu oyun masasındaki legolarda oynadı. Daha önce burada oturmak istemiyor, beni de yanında istiyordu. Dün ben yanında olmasına rağmen onunla oynamadım, o kendi kendine bir şeyler yaptı. Sanırım artık büyüyor..






Sonra arkadaşımız geldi ve yemek yemek için (yine) Timboo'ya gittik. Orada çocuk menüsünden DVD seçtiler, Nemo. Hüma bir süre onu izledi. Yemek yedik, pesto soslu makarnayı beğenmedi Hüma.



Yemekten sonra biraz MotherCare'da dolaştık ama hiç yeni oyuncak yoktu, sonra onlar Joker'de oyun oynarken ben hızlı biraz alışveriş yaptım, temel birkaç giysi. 
----
Pazar günü için Işık Dağı'na gidip temiz hava alma, böğürtlen bulma konusunda şansımızı denemeye karar vermiştik ama son anda ev işleri, yemek, Hüma'nın kıyafetler derken evde kalıp biraz ev işi yapmaya karar verdik. 
Biz temizlik yaparken Hüma da yatağın üzerinde oturup oyuncaklarıyla oynadı, üzüm yedi. Kitaplara baktı. Bazen yere inip yanımızda gezdi, bazen biz işleri bırakıp hüma ile oynadık. Zaten Hüma'nın oyuncakları topladık. Hepsi ortalıktaydı bir süredir. Tekrar çıkardım, seçtik, ayırdık kaldırılacakları. Gerçi o hiçbirinin kaldırılmasını istemiyor ama mecbur. Ev oyuncaktan geçilmiyor yoksa. 
Bir ara uyumak için yatak odasına geçtik ama hüma adaya bakıp bakıp gülmeye başlayınca uyumayacağını anladım. Ada anneye bakıyor deyip gülüyordu :D 
Bu arada Ankara'da bilindiği üzere epey serinledi, sonbahar iyiden iyiye geldi. Evin içinde cam, kapı açık olunca ev soğudu, Hüma'ya yavaş yavaş kışlık moda geçmeye başladı. Bakınız polar kıyafetler&sonbahar modu...




Yatakta Kudurmaca



Sonuç olarak bütün pazar ev işleriyle geçti, tolga da ben de çok çalıştık. En son yemek yapıp, hümaya yedirip, banyosunu yaptırıp giydirip uyuttuğumda gerçekten büyük bir zafer kazanmış gibiydim. Büyük mücadele... Bu da böyle bir haftasonu...


Bunları da Okuyabilirsiniz

0 yorum

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.