Yaşasın Bahar Geldi
Nihayet bahar geldi.. Yaşasın....
Yağmurlu geçen günlere rağmen artık hava güzel neyse ki.. Geçen hafta sonu ise malumunuz çok şahane bir hava vardı. Biz de kendimizi çimlere attık, Bilkent şenlik alanına... Daha önce de gitmiştik Bilkent'e zaten, bakınız Kampüste Temiz Hava yazım.
Bu defa tabii ki hava çok daha güzeldi ve daha çok insan vardı etrafta. Hüma'nın çok hoşuna gitti. Çimler, koşturmak, insanları izlemek, uçurtmalar, taşla toprakla oynamak... Sanırım sırf açık havada olmak bile mutlu etti uzun bir kıştan çıkmış bıdığımı...
Gözlükleri ve etrafı seyrede seyrede Ayşe'nin arabasını sürüşü çok güldürdü öğrencileri... Kalabalık kızlı erkekli bir grup vardı, epeyce bir izleyip güldüler Hüma'ya... Kızın biri "çok cool" diye laf attı Humuş'a.. Bizimki bozuldu tabii gülmelerine... Cool dedi şeklinde şaşkınlığını ifade etti :)
İlk başlarda daha bir şaşkın bakınıyordu sağa sola, pek sesi çıkmıyordu. Sonra sonra açıldı iyice. Bir ara çim alanın ortasında oturuyorduk istersen ayakkabılarını çıkarabilirsin dedim. Çıkardı, çoraplarla oturdu, sonra bir baktım ayakta çoraplar aldı başını gitti taa çimlik alanın en kenarına, tek başına, arkasına bile bakmadan... Ben de tabii koşturdum arkasından, elimde çanta, telefon, fotoğraf makinası... Kenardaki küçük yamaçcıktan aşağı koşacakmış. Neyse sonra tekrar kenara yerleştik, uçurtma sayısı da iyice artınca bizimki uçurtma spikerliğine soyundu.. Bak yeşil uçurtma geldi, pembe uçurtma düştü, şöyle oldu böyle oldu. Anne bak sana göstereyim şu uçurtma nasıl uçuyor vs diyerek anlattı durdu :)
İlk başlarda daha bir şaşkın bakınıyordu sağa sola, pek sesi çıkmıyordu. Sonra sonra açıldı iyice. Bir ara çim alanın ortasında oturuyorduk istersen ayakkabılarını çıkarabilirsin dedim. Çıkardı, çoraplarla oturdu, sonra bir baktım ayakta çoraplar aldı başını gitti taa çimlik alanın en kenarına, tek başına, arkasına bile bakmadan... Ben de tabii koşturdum arkasından, elimde çanta, telefon, fotoğraf makinası... Kenardaki küçük yamaçcıktan aşağı koşacakmış. Neyse sonra tekrar kenara yerleştik, uçurtma sayısı da iyice artınca bizimki uçurtma spikerliğine soyundu.. Bak yeşil uçurtma geldi, pembe uçurtma düştü, şöyle oldu böyle oldu. Anne bak sana göstereyim şu uçurtma nasıl uçuyor vs diyerek anlattı durdu :)
Bir daha geleceğiz hem de uçurtma getireceğiz biz de diyerek zor ikna ettim eve dönmeye.. Yoksa hadi artık evimize gidelim dediğimde (iki saatin sonunda), hayır burda duralım diye bulunduğu noktayı gösteriyordu....
Hüma Kuşu bildiriyor, uçurtmalarda son durum....
Yazar Hakkında
0 yorum
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.